İlk çalışmanın notları

       Bugün ilk çalışmamızı yaptık.Birlikte romanı okumaya başladık ve teker teker bölümlerin nasıl düzenlenebileceğini konuştuk.Bu şekilde 6.bölüm olan Ben Orhan'a kadar geldik şimdilik.Başlangıçta ben ölüyüm'ün 2 ana teması var ve ondan sonraki bölümlerde de bu iki temayı koruyor : ölüm ve para.Bu temalarla ve mekanlarla bağlanıyor bölümler aslında birbirine,örneğin kara-köpek-katil kahvehanede meddahın anlatısının gerçekleştiği aynı anda bulunuyorlar.(köpek anlatısı gerçekleştiği) Metin düzenlemesinde bu göz önüne alınırsa metinler montajlanarak hem içi içe geçebilir hem de kısalabilir böylece.Ölü hariç diğer bölümlerin mekan olarak kahvehanede olması durumundan Oğuz şöyle bir şey önerdi ; meddahın (köpek anlatısı) yalnız perde önünde oynadığı diğer bölümlerin(şimdilik ilk kara ,köpek ve ilk katil kısmı) perde arkasından sadece gölgelerini seçebildiğimiz bir şekilde oynanması(bu hali katil görünecek mi nasıl oynanacak tartışması için bir alternatif oluşturuyor öneriler arasında) ve anlatılarındaki hikayelerin perdede bir animasyonla yansıtılması.(Hüsrev ile Şirin , belki cinayetin anlatıldığı kısım )Bu animasyon bir minyatürün canlanması gibi ve minyatür hareket etseydi nasıl hareket ederdi gibi olacak.(bunun için araştırma yapılacak.)
Bunun dışında Kara okuması yaparken şöyle durum çıktı ,oyuncu sahnede Kara karakteri olarak değil de Kara'yı anlatan bir oyuncu olarak anlatısını gerçekleştirirse aynı bölüm içindeki farklı karakterlere girip çıkması kolay olur.Örneğin çoğu bölümde Erzurumlu Hoca'nın sesini duyuyoruz,Kara'yı anlatan oyuncu bir anda Erzurumlu Hocaya dönüşebilir bu formda.Ölüyü biraz ayrı tutuyoruz bugün okuduğumuz bölümlerden. Dediğim gibi o roman içinde de bizim oyunlaştıracağımız hali içinde de şimdilik bir açılış sahnesi ,birazdan izleyecekleri oyunun ya da okumaya başladıkları romanın hangi tema üzerine kurulduğunu gösteren bir bölüm.Bir karşılama sahnesi.

      Bir süre daha romanı okuyalım yolundayız şimdi.Bu bize romanın nasıl sese dönüşeceğini,bölümler içinde nasıl parçalar var,ne gibi çeşitlendirmeler yapılabiliri daha kolay gösteriyor.Ama herkes en az bir bölüm üzerine düşünmüş, ezberini yapmış,o bölümün metin düzenlemesini yapmış olacak bunun yanında.Ezber yaparken metne mümkün olduğu derece müdahale edip ,edebi tadı korunacak şekilde konuşma diline çevirmek lazım.(Mesela bugün okurken çıktı ki Erzurumlu Hocanın bir sesi ,bir hitap şekli var.)

        Birkaç güzel tartışma konusu var şu ana kadar olan bölümde birincisi üslup ikincisi her resmin hikayesi olma durumu ve minyatürün bozulma hikayesi.Üslup tartışması oyunculuk içinde bir yönledirme sağlıyor.Katil diyecekler bana bölümünde ''...Gerçek hüner ve ustalık hem erişilmez harika resmetmek,hem de bu harikada nakkaşın kimliğini ele veren hiçbir iz bırakmamaktadır. ...Üslup diye tutturdukları şey,kişisel bir iz bırakmamıza yol açan bir hatadır sadece.'' üzerinden bir fikir, bir tartışma konusuydu.Oyunculuk biçiminde de romanda bahsedilen teknikte bir arayışa gidebilir miyiz?Yani bizim oyunculuk üslubumuzun görünmez olduğu ,silindiği.Orhan Pamuk her ne kadar batılı tekniği de kullanarak batılı teknikte okumaya alışmış olanlara da hitap edecek bir şekilde yazmış olursa olsun romanı önemli bir şey var ki;o da karakterizasyona gitmemiş.Her bölümü farklı kişiler ağzından dinlesek de anlatıcının sesi her bölüm için aynı tıpkı minyatüre bakar gibi okuyoruz karakterleri bu da bize önemli olanın hikaye olduğunu söylüyor.(eyleme yönelik) Oyunculuk anlamında bunun beni zorlayacağını düşünüyorum ama en çok bunun araştırması beni heyecanlandırıyor.Çünkü hep öznel yaklaşmaya çalışıyordum ve bilhassa izimi silme yerine izimin görünür olduğu haliyle çıkarmaya çalışıyordum karakterleri,metinleri.Şimdilik kendimin özne izini silip,sahnede nesneleşmek nasıl olur bilemiyorum zamanla,tartışarak deneyerek buna cevap bulabileceğiz sanırım.
Son olarak minyatürün anlattığı hikaye ve meddahın anlattığı hikaye aynı dünyaya tekabül ediyor.O halde bizim aramamız cevapların soruları şunlar; bu hikayelerdeki,minyatürdeki,minyatüre bakmaktaki haz nedir?
   Oğuz öneri olarak binbir gece hikayelerine , Firdevsi'nin anlatılarına bakabilirsiniz dedi.
Bugünlük çalışma notlarım bunlar.Pavel Florenski'nin Tersten Perspektif kitabını okuyacağız bu arada üzerine konuşmak için ayrı bir gün koyduk çalışma programına. (10 kasım)

kendime not:
Bir de romanda geçen hikayeleri kaynaklarından okumak istiyorum örneğin Kabalcı'dan Nizami'nin Hüsrev ile Şirin'ine denk geldim araştırırken.

cansu.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder